Hippokome antik kenti - Muğla, Dalaman, Çöğmen köyü, it asarı
Likya’nın bir köyü olan Hippokome, Dalaman’ın Çöğmen Köyü’nde bugüne kadar isminin anlamını yitirmeden gelen İt Asarı mevkiinde yer almaktadır. Hippokome Antik Kenti Arkwright tarafından keşfedilmiş ve daha sonrasında Stepbiyazitin tarafından doğrulanmıştır. Şehir yayıldığı geniş alanın güneydoğu kısmı sarp yamaçlarla çevriliyken, çevresinde Myndos, Pallene ve Sestos antik kentleri bulunmaktadır. Bazı kaynaklara göre Hippokome, Stadiasmus Patarensis bölgesinde Kalyna ve Kadyana yerleşimleri arasında yer alan bir istasyon olarak da geçmektedir.
At Şehri anlamına gelen Hippokome ismi Güney’deki sarp yamaçlarda bulunan kaya mezarların birinde bulunan Grekçe kitabeden okunmuştur. Şehrin güneybatısında bulunan 6 adet kaya mezarların sağ ve solunda şehrin tepesine çıkan basamaklar bulunmaktadır. Bu basamakların sonunda, tepede Hippokome’yi çevreleyen kale yıkıntılarına rastlanmıştır. Bu yıkıntıların iç kısmında yani kalenin içinde bir su sarnıcı ve zahiri ambar bulunmaktadır. Bu yıkıntıların arasında pek çok Grekçe kitabe de bulunmaktadır. Kentin tepesinden bakıldığında rahatlıkla Çöğmen Köyü ve Kepezbaşında bulunan Roma ve Bizanslılardan kalan harabeler görülmektedir.
Kazı çalışmalarında bulunan İÖ 1.yy’dan kalma bir yazıtta kenti inşa eden kişilerin ismi geçmektedir. Tarihi ve kalıntıları bu kadar eskiye giden Hippokome Antik Kenti’nde Roma ve Bizans sikkelerine de rastlanmaktadır. Bu sikkeler sayesinde, Hippokome şehrinin surlarla çevrelenmiş küçük bir alandan ibaret olmadığı tam tersi çeşitli mahallelere sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Hippokome Antik Kenti Karya ve Likya medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Kentin mezarları ve surları genellikle Karya ve Likya döneminde inşa edilirken, Bizans döneminde şehir güçlendirilmiştir.
Antik kentin çevresinde pek çok antik yerleşim de bulunmakta fakat daha isimleri gün yüzüne çıkarılamamıştır. Bölgede çok fazla antik yerleşim bulunduğu için hangisinin Oktapolis’e dahil olduğu hangisinin Hippokome’ye bağlı olduğu bilinmemektedir. Yapılacak çalışmalar ışığında kalıntıların hangi bölgeye ait olduğu ve yerleşim bölgelerinin isimleri gün ışığına çıkarılacaktır.
Kaynakça:
Likya incelemeleri 1 / Lykia'nın Yerleşim Coğrafyasında Yeni Lokalizasyonlar / Nihal Tüner
Anonim kaynaklar
At Şehri anlamına gelen Hippokome ismi Güney’deki sarp yamaçlarda bulunan kaya mezarların birinde bulunan Grekçe kitabeden okunmuştur. Şehrin güneybatısında bulunan 6 adet kaya mezarların sağ ve solunda şehrin tepesine çıkan basamaklar bulunmaktadır. Bu basamakların sonunda, tepede Hippokome’yi çevreleyen kale yıkıntılarına rastlanmıştır. Bu yıkıntıların iç kısmında yani kalenin içinde bir su sarnıcı ve zahiri ambar bulunmaktadır. Bu yıkıntıların arasında pek çok Grekçe kitabe de bulunmaktadır. Kentin tepesinden bakıldığında rahatlıkla Çöğmen Köyü ve Kepezbaşında bulunan Roma ve Bizanslılardan kalan harabeler görülmektedir.
Kazı çalışmalarında bulunan İÖ 1.yy’dan kalma bir yazıtta kenti inşa eden kişilerin ismi geçmektedir. Tarihi ve kalıntıları bu kadar eskiye giden Hippokome Antik Kenti’nde Roma ve Bizans sikkelerine de rastlanmaktadır. Bu sikkeler sayesinde, Hippokome şehrinin surlarla çevrelenmiş küçük bir alandan ibaret olmadığı tam tersi çeşitli mahallelere sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Hippokome Antik Kenti Karya ve Likya medeniyetlerine ev sahipliği yapmıştır. Kentin mezarları ve surları genellikle Karya ve Likya döneminde inşa edilirken, Bizans döneminde şehir güçlendirilmiştir.
Antik kentin çevresinde pek çok antik yerleşim de bulunmakta fakat daha isimleri gün yüzüne çıkarılamamıştır. Bölgede çok fazla antik yerleşim bulunduğu için hangisinin Oktapolis’e dahil olduğu hangisinin Hippokome’ye bağlı olduğu bilinmemektedir. Yapılacak çalışmalar ışığında kalıntıların hangi bölgeye ait olduğu ve yerleşim bölgelerinin isimleri gün ışığına çıkarılacaktır.
Kaynakça:
Likya incelemeleri 1 / Lykia'nın Yerleşim Coğrafyasında Yeni Lokalizasyonlar / Nihal Tüner
Anonim kaynaklar
Harikaa
YanıtlaSil