Akarassos antik kenti - Antalya, Elmalı
Antik çağlarda Likya Birliği şehir devletlerinin bir uzantısı olan ve Beydağları, Akdağ, Elmalı Dağları ile çevrelenen Teke yarımadası, uygarlığın en önemli simgelerinden biri! Çağlar boyunca gerek Likya gerekse Bizans ve Türk halkı tarafından yerleşim yeri olarak seçilen bu bölge, içinde pek çok önemli antik kenti, havzayı ve mesire alanını barındırmıştı.
Patara Antik Kenti’nde Stadiasmus Patarensis anıtı keşfedildiğinde Elmalı’da yer alan en eski yerleşim isimleri ve bu kent yerleşimleriyle ilgili pek çok yeni bilginin de gün yüzüne çıkmasına olanak sağladı. MÖ 1.yüzyılda Patara’nın çevresinde bulunan Akarassos, Khoma, Podalia ve Soklai adlı önemli kent yerleşimleri de bu ganimetlerden birkaçıdır. Pek çok milleti sınırları içerisinde barından Elmalı, konumundan dolayı antik çağlardan beri iskân için tercih edilen ilk noktalardan biriydi.
Akarassos ise Elmalı’nın Roma döneminden Bizans’ın sonuna kadar kullanılan ve bilinen ilk adı olmakla öne çıkıyor. Yüce Doruk Kenti anlamına gelen Akarassos, bu kelimeyi Anadolu’nun yerli halklarından biri olarak kabul edilen Luviler’den almakta. Gerçekten de Elmalı Dağı’nın güney yamacına kurulan bu kent isminin hakkını yüzyıllarca vermişti.
Akarassos’un konumlandığı yer kadar yüzyıllar içerisinde nelere ev sahipliği yaptığı da oldukça önemlidir. Ramsay’in Bizans kaynaklarına göre MS 5.yüzyılda piskoposluk merkezi durumuna gelen bu kent, 12.yüzyıla kadar bu özelliğini devam ettirme şansı bulmuştu. Şu anda kenti çevreleyen surlarını göremediğimiz, höyük ya da ören yeri olduğu düşünülen Akarassos, Bizans ve Türk döneminde yoğun bir şekilde yerleşim yeri olarak tercih edilmişti. Bu yerleşimler sırasında eski yapı unsurları yeni yapılar için inşaat malzemesi olarak kullanıldığından dolayı Bizans ve Türk döneminden daha eski dönemlere ait kalıntıların izlenebilmesi ve keşfedilmesi maalesef zor bir hal almıştır.
Alimela ise Elmalı’nın Bizans döneminde kullanılmış bir diğer adı! Kulağa oldukça şiirsel gelen bu isimin kökeni hakkında net bir bilgiye henüz ulaşılamadı. Bugünkü Eskihisar Köyü içerisinde yer alan eski bir ören yeri olan Amelas’tan geldiği iddia edilirken*, diğer bir fikir de Elmalı adının Alimela adının Türkçeleştirilmiş hali olması. Böylece bölgedeki Türk iskanıyla birlikte, Alimela değişerek Elmalı ismi kullanılmaya başlanmıştı. İsmin tarihine de bakacak olursak ilk olarak Teke Oğulları Beyliği döneminde Elmalı ismi 1419 tarihli bir vakıf kaydında geçmekte. 17.yüzyılda bölgeyi ziyaret eden Evliya Çelebi de Elmalı adının Teke Oğulları Beyliği döneminde Teke Beyi tarafından verildiğini ünlü eseri Seyahatname’de şöyle belirtir:
“Bu şehrin şimal canibinde zirve-i âlâya serçekmiş bir püşte vardır. Anda hâlâ nümayan mağaralar vardır Teke Bay Oğulları asrında ol mağaranın yerinden Almalı yedinden Almalı sadası istima olunub nice yıl bu hal üzre mürur idüb bir ferdi âferide dahme küşalık idüb bir kimesne muvaffak olmaz Hâlâ ki herkes mağara içindeki genci görürler Âli Germiyan Oğullarından Yakub Germiyanın İshak Fakih nam bir hacesi gelüb mezkûr dahme dibinde bir erbaîn çıkarub Leylei Kadirde rede altın ve gümüş ırmak misal taşra akub Teke Bay Oğluna öşrün virüb ve Almalı diye diye cümle Elmalı halkın Teke Bay iken Elmalı Bay olub bu şehre Elmalı dimenin sebebi tesmiyesi oldur”
Yine de Elmalı’nın Amelas’tan türemiş olduğu ihtimalini de unutmamak gerekir.
S. Fikri Erten de Likya şehirlerinden biri olan Elmalı’nın o dönemki adının Amelas olduğunu belirtiyor**. Son dönemde ortaya çıkarılan bulgular ışığında Elmalı şehir merkezinin Likya dönemindeki adının Akarassos olduğu düşünülmekte.
İÖ 500 yıllarında yaşamış olan Likyalı Kapiton da Akarassos’un bir Likya kenti olduğunu bildirmişti. İS 6.yüzyılda Elmalı havzası Kabalia şeklinde adlandırılmaya başlanmıştı***.
Akarassos antik kendi geç dönemlere kadar varlığını sürdürdü.
Kaynakça:
*Spratt ve Forbet, 2008.
**Erten, 1940:17
***Tüner, 2002:100
Patara Antik Kenti’nde Stadiasmus Patarensis anıtı keşfedildiğinde Elmalı’da yer alan en eski yerleşim isimleri ve bu kent yerleşimleriyle ilgili pek çok yeni bilginin de gün yüzüne çıkmasına olanak sağladı. MÖ 1.yüzyılda Patara’nın çevresinde bulunan Akarassos, Khoma, Podalia ve Soklai adlı önemli kent yerleşimleri de bu ganimetlerden birkaçıdır. Pek çok milleti sınırları içerisinde barından Elmalı, konumundan dolayı antik çağlardan beri iskân için tercih edilen ilk noktalardan biriydi.
Akarassos ise Elmalı’nın Roma döneminden Bizans’ın sonuna kadar kullanılan ve bilinen ilk adı olmakla öne çıkıyor. Yüce Doruk Kenti anlamına gelen Akarassos, bu kelimeyi Anadolu’nun yerli halklarından biri olarak kabul edilen Luviler’den almakta. Gerçekten de Elmalı Dağı’nın güney yamacına kurulan bu kent isminin hakkını yüzyıllarca vermişti.
Akarassos’un konumlandığı yer kadar yüzyıllar içerisinde nelere ev sahipliği yaptığı da oldukça önemlidir. Ramsay’in Bizans kaynaklarına göre MS 5.yüzyılda piskoposluk merkezi durumuna gelen bu kent, 12.yüzyıla kadar bu özelliğini devam ettirme şansı bulmuştu. Şu anda kenti çevreleyen surlarını göremediğimiz, höyük ya da ören yeri olduğu düşünülen Akarassos, Bizans ve Türk döneminde yoğun bir şekilde yerleşim yeri olarak tercih edilmişti. Bu yerleşimler sırasında eski yapı unsurları yeni yapılar için inşaat malzemesi olarak kullanıldığından dolayı Bizans ve Türk döneminden daha eski dönemlere ait kalıntıların izlenebilmesi ve keşfedilmesi maalesef zor bir hal almıştır.
Alimela ise Elmalı’nın Bizans döneminde kullanılmış bir diğer adı! Kulağa oldukça şiirsel gelen bu isimin kökeni hakkında net bir bilgiye henüz ulaşılamadı. Bugünkü Eskihisar Köyü içerisinde yer alan eski bir ören yeri olan Amelas’tan geldiği iddia edilirken*, diğer bir fikir de Elmalı adının Alimela adının Türkçeleştirilmiş hali olması. Böylece bölgedeki Türk iskanıyla birlikte, Alimela değişerek Elmalı ismi kullanılmaya başlanmıştı. İsmin tarihine de bakacak olursak ilk olarak Teke Oğulları Beyliği döneminde Elmalı ismi 1419 tarihli bir vakıf kaydında geçmekte. 17.yüzyılda bölgeyi ziyaret eden Evliya Çelebi de Elmalı adının Teke Oğulları Beyliği döneminde Teke Beyi tarafından verildiğini ünlü eseri Seyahatname’de şöyle belirtir:
“Bu şehrin şimal canibinde zirve-i âlâya serçekmiş bir püşte vardır. Anda hâlâ nümayan mağaralar vardır Teke Bay Oğulları asrında ol mağaranın yerinden Almalı yedinden Almalı sadası istima olunub nice yıl bu hal üzre mürur idüb bir ferdi âferide dahme küşalık idüb bir kimesne muvaffak olmaz Hâlâ ki herkes mağara içindeki genci görürler Âli Germiyan Oğullarından Yakub Germiyanın İshak Fakih nam bir hacesi gelüb mezkûr dahme dibinde bir erbaîn çıkarub Leylei Kadirde rede altın ve gümüş ırmak misal taşra akub Teke Bay Oğluna öşrün virüb ve Almalı diye diye cümle Elmalı halkın Teke Bay iken Elmalı Bay olub bu şehre Elmalı dimenin sebebi tesmiyesi oldur”
Yine de Elmalı’nın Amelas’tan türemiş olduğu ihtimalini de unutmamak gerekir.
S. Fikri Erten de Likya şehirlerinden biri olan Elmalı’nın o dönemki adının Amelas olduğunu belirtiyor**. Son dönemde ortaya çıkarılan bulgular ışığında Elmalı şehir merkezinin Likya dönemindeki adının Akarassos olduğu düşünülmekte.
İÖ 500 yıllarında yaşamış olan Likyalı Kapiton da Akarassos’un bir Likya kenti olduğunu bildirmişti. İS 6.yüzyılda Elmalı havzası Kabalia şeklinde adlandırılmaya başlanmıştı***.
Akarassos antik kendi geç dönemlere kadar varlığını sürdürdü.
Kaynakça:
*Spratt ve Forbet, 2008.
**Erten, 1940:17
***Tüner, 2002:100
Yorumlar
Yorum Gönder