Arneai / Ernez / Günçalı antik kenti - Antalya, Elmalı, Arif mahallesi
Arneai, Antalya ilinin Elmalı ilçesine bağlı Arif mahallesindeki Likya antik kentidir. Mahallenin eski adının Ernes olmasının kaynağının bu antik kent olduğu düşünülmektedir. Ulaşımı oldukça zor bir yerde kurulduğundan günümüze kadar korunarak gelmiştir.
Myra’nın 26 km. kuzeybatısındadır. Finike’den 45 km. uzaklıktadır. Limyra- Arykanda yolunun 25 km.’sinden Kaş yönüne 10. km.’sinden vadiye doğru inildiğinde varılır. Ernez’den 5 dakikalık yürüyüş mesafesinde güneyde yer alır.
Tarihte adı çok anılan bir kent değildir. Küçük bir yerleşimdir. İ.S. 1.yüzyıl içinde sympoliteialara dahil olduğu bilinir. Yazıtlar Bizans Dönemi’nin sonuna kadar Myra’ya bağlı olduğunu göstermektedir. Myra’ya bağlı bir piskoposluk merkezi olarak 9.sırada anılır. Doğal korunaklı, köyden güney uzanımlı kayalık bir tepe üzerinde yer alır. Üç yanı derin vadidir.
Yerleşime doğru çıkarken, yerleşimin en erken (Klasik Dönem) kanıtlarıyla karşılaşılır: yerleşim başlangıcındaki kayalıklarda iki kaya mezarı görülür. Lykia tipi ahşap konstrüksiyon mezarlarda bir de Likçe yazıt bulunur. Yerleşimin Klasik varlığını kalenin duvarlarındaki trapezodial işçilikteki bloklar ayrıca kanıtlar. Sonrasında ulaşılan kayalık alanda taş ocağı ve ahşap hatıl yuvalarının bulunduğu bazı hibrit yapı kalıntıları bulunur. Köyün sırtını dayadığı kuzey kayalıkta irili ufaklı kaya mezarları bulunmaktadır. Biri Likya mezarı karakterinde, diğer 7’si ise montaj cepheleri bugün dökülmüş olan boş odacıklar halindedir.
Tepenin doğal yapısının biçimlendirdiği elips biçiminde bir savunma duvarı akropolü korumaktadır. Duvar işçilikleri Klasik ve Helenistik dönemlerde kullanıldığını gösterir. Surların içerisinde fazla yapı kalmamışsa da, kilise, yapı ve işlik kalıntıları bulunur. Duvarların içinde devşirme olarak kullanılan yazılı bloklar, sonradan misafirhaneye dönüştürülen bir hamamın varlığından haber verir. Yapı, Traianus’a adanmıştır. Bu yazıtın en önemli yanı, bugüne dek Likya’nım hiçbir kentinde varlığı bilinmeyen parokhionun (resmi konuk evi) Arneai’deki varlığını göstermesidir. Diğer ilginç bir yanı da aynı dönem (Roma) içerisinde bir hamamın bambaşka işlevdeki diğer bir yapıya dönüştürülmüş olmasıdır. Bu işler için Arneailı soylu kadın Lalla 3000 dinar yardım vermiş ve bu nedenle onurlandırılmıştır. Dioteimos’un eşi olan Lalla imparator kültü rahibesidir. Bir diğer yazıt yerel bir tanrı olan Tobaloas’a adanmıştır.
Kentte hiçbir yapı kalıntısı belirgin değildir. 141 depreminden sonra Opramoas’dan yardım görmüş, Kyaneaili Iason tarafından desteklenmiş ve 5 Ağustos 240 depremi sonrası III. Gordianus’un para basma yetkisi verdiği sayılı kentlerden birisidir.
Yerleşimin güney yamacında, üç nefli bir Erken Bizans Kilisesi bulunur. 3,65 m. çapında bir apsis ve mozaik döşemeli nartheks görülmektedir. Bir köy evinin duvarında eşit kollu bir Latin haçının kabartması bulunmaktadır. Arneai Geç Antik dönemde iyi korunur ve gizli bir yer olma durumundadır.
Kaynak:
antalya.muzeler.gov.tr
Wikipedia
Myra’nın 26 km. kuzeybatısındadır. Finike’den 45 km. uzaklıktadır. Limyra- Arykanda yolunun 25 km.’sinden Kaş yönüne 10. km.’sinden vadiye doğru inildiğinde varılır. Ernez’den 5 dakikalık yürüyüş mesafesinde güneyde yer alır.
Tarihte adı çok anılan bir kent değildir. Küçük bir yerleşimdir. İ.S. 1.yüzyıl içinde sympoliteialara dahil olduğu bilinir. Yazıtlar Bizans Dönemi’nin sonuna kadar Myra’ya bağlı olduğunu göstermektedir. Myra’ya bağlı bir piskoposluk merkezi olarak 9.sırada anılır. Doğal korunaklı, köyden güney uzanımlı kayalık bir tepe üzerinde yer alır. Üç yanı derin vadidir.
Yerleşime doğru çıkarken, yerleşimin en erken (Klasik Dönem) kanıtlarıyla karşılaşılır: yerleşim başlangıcındaki kayalıklarda iki kaya mezarı görülür. Lykia tipi ahşap konstrüksiyon mezarlarda bir de Likçe yazıt bulunur. Yerleşimin Klasik varlığını kalenin duvarlarındaki trapezodial işçilikteki bloklar ayrıca kanıtlar. Sonrasında ulaşılan kayalık alanda taş ocağı ve ahşap hatıl yuvalarının bulunduğu bazı hibrit yapı kalıntıları bulunur. Köyün sırtını dayadığı kuzey kayalıkta irili ufaklı kaya mezarları bulunmaktadır. Biri Likya mezarı karakterinde, diğer 7’si ise montaj cepheleri bugün dökülmüş olan boş odacıklar halindedir.
Tepenin doğal yapısının biçimlendirdiği elips biçiminde bir savunma duvarı akropolü korumaktadır. Duvar işçilikleri Klasik ve Helenistik dönemlerde kullanıldığını gösterir. Surların içerisinde fazla yapı kalmamışsa da, kilise, yapı ve işlik kalıntıları bulunur. Duvarların içinde devşirme olarak kullanılan yazılı bloklar, sonradan misafirhaneye dönüştürülen bir hamamın varlığından haber verir. Yapı, Traianus’a adanmıştır. Bu yazıtın en önemli yanı, bugüne dek Likya’nım hiçbir kentinde varlığı bilinmeyen parokhionun (resmi konuk evi) Arneai’deki varlığını göstermesidir. Diğer ilginç bir yanı da aynı dönem (Roma) içerisinde bir hamamın bambaşka işlevdeki diğer bir yapıya dönüştürülmüş olmasıdır. Bu işler için Arneailı soylu kadın Lalla 3000 dinar yardım vermiş ve bu nedenle onurlandırılmıştır. Dioteimos’un eşi olan Lalla imparator kültü rahibesidir. Bir diğer yazıt yerel bir tanrı olan Tobaloas’a adanmıştır.
Kentte hiçbir yapı kalıntısı belirgin değildir. 141 depreminden sonra Opramoas’dan yardım görmüş, Kyaneaili Iason tarafından desteklenmiş ve 5 Ağustos 240 depremi sonrası III. Gordianus’un para basma yetkisi verdiği sayılı kentlerden birisidir.
Yerleşimin güney yamacında, üç nefli bir Erken Bizans Kilisesi bulunur. 3,65 m. çapında bir apsis ve mozaik döşemeli nartheks görülmektedir. Bir köy evinin duvarında eşit kollu bir Latin haçının kabartması bulunmaktadır. Arneai Geç Antik dönemde iyi korunur ve gizli bir yer olma durumundadır.
Kaynak:
antalya.muzeler.gov.tr
Wikipedia
Yorumlar
Yorum Gönder